İstanbul’un İşgali

Birinci Dünya Savaşı’nın sona ermesi ve Osmanlı Devleti’nin ittifak yaptığı devletlerle birlikte mağlup sayılması barış antlaşmalarının imzalanması ile son bulmuştur. Almanya, Avusturya ve Bulgaristan ile aynı anda imzalanan anlaşmalar yürürlüğe girerken İtilaf devletleri Osmanlı Devleti ile ilgili anlaşmayı sonraya bırakmışlardır. Neticede Mondros Ateşkesi imzalanmış ve Osmanlı ülkesi bil fiil işgale uğramıştır.

İstanbul uzun yıllar batılı devletlerin hedefindeydi. Bu çerçevede ilk olarak Çanakkale’de bu hedeflerine ulaşmak isteyen İtilaf devletleri burada ağır bir mağlubiyete uğramış ve geri çekilmek zorunda kalmışlardır. Ancak savaşın genelinde Osmanlı Devleti’nin yenik sayılması İstanbul’un işgalini de beraberinde getirmiştir. Mondros ateşkesinin imzalanmasını takip eden süreçte 13 Kasım 1918 günü İtilaf devletleri donanması boğazları geçerek İstanbul önlerine gelmiştir.

Mustafa Kemal’in İstanbul’a Gelişi

İtilaf devletleri donanmasından işgal askerleri İstanbul’un çeşitli noktalarından karaya çıkmaya başladırlar ve özellikle Beyoğlu ve Rumeli yakası taraflarında işgal hareketlerinde bulundular. O sıralarda savaşın bitmesiyle Irak Cephesinde olan Mustafa Kemal İstanbul’a gelmiş ve bu elim manzarayla karşı karşıya kalmıştır. Bu çerçevede İstanbul’a ilk ayak bastığında düşman gemileri ile karşılaşan Mustafa Kemal meşhur “Geldikleri gibi giderler” sözünü burada söylemiştir. Bununla birlikte Anadolu’nun çeşitli noktalarında halk kendiliğinden işgallere karşı ayaklanmaya başlamış ve Kuvayı Milliye birliklerini kurmuştur. Artık halkı örgütleyecek ve milli kurtuluş mücadelesini başlatacak bir lider beklenmekteydi. O ise 19 Mayıs 1919 tarihinde işgalden yaklaşık beş ay sonra Anadolu’ya geçecektir.

Bir önceki yazımız olan Kemal Atatürk'ün Hayatı başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.