Uhud Savaşı Tarihi

2

İslam tarihinde yapılan en önemli savaşlardan biri olan Uhud savaşı miladi 625 yılında Müslümanlar ile Mekkeli müşrikler arasında yapılmıştır. Bir önceki ve ilk savaş olan Bedir savaşında yenilgiye uğrayan müşrikler Müslümanlardan intikam almak istemesi savaşın sebepleri arasında gösterilebilir. Bu çerçevede ilk olarak savunma savaşı olarak fikir beyan edilse de daha sonra Peygamber Efendimiz ’in fikrine muhalefetle Medine dışına çıkılarak savaşılması Müslümanların ciddi kayıplar vermesine sebep olmuştur. Bu bakımdan Uhud savaşı Müslümanlar için önemli bir ders niteliğindedir.

Sebepleri

Bedir savaşında büyük bir yenilgi alan müşrikler ayrıca önde gelen isimlerin de öldürülmesiyle sarsılmışlardır. Ebu Cehil gibi bir müşrikin ve diğer ileri gelenlerin öldürülmesi müşrikleri mateme boğarken bir taraftan da intikam almanın yollarını aramışlardır. Bu çerçevede Mekke müşriklerinin reisi konumundaki Ebu Süfyan Bedir savaşına sebep olan kervandan kurtardığı malları seferber ederek yeni bir ordu kurdu. Ayrıca diğer Arap kabilelerinden de yardım istediler.

Müşriklerin içerisinde yer alan ve henüz Müslüman olduğunu açıklamayan Hz. Abbas bütün olan biteni Medine’ye haber veriyordu. Olanları haber alan Peygamber Efendimiz Ashabıyla istişare ederek savunma savaşı mı yoksa taarruz mu yapılması konusunu görüşmüştür. Her ne kadar kendisi savunma savaşından yana olsa da özellikle Bedir savaşında bulunmayan genç Müslümanların ve amcası Hz. Hamza’nın taarruz savaşı ısrarları sebebiyle Medine dışında savaşılması kararlaştırıldı.

Okçular Tepesi

Peygamber Efendimiz ‘in iki zırh birden giydiğini gören sahabeler onun savunma savaşı yapmak istediğini anlamışlar ve bunu ifade etmişlerse de bu kabul görmemiş ve yaklaşık bin kişilik Müslüman ordusu Medine’den hareket ederek Uhud’a varmıştır. Arka tarafını Uhud dağına yaslayan ordu yan tarafından gelecek tehlikelere karşı da önlem olarak elli kadar okçuyu dağın eteklerine yerleştirmiştir. Peygamber Efendimiz bu okçulara kesin emir vererek ne olursa olsun mevkilerini terk etmemelerini söylemiştir.

Uhud Dağı

Müşrik ordusu üç bin kişi kadardı ve develeri de oldukça fazlaydı. Savaş karşılıklı mübareze ile başladı ve iki ordu birbirine girdi. İlk başlarda Müslümanlar müşrik ordusuna galip geldiler ve onları bozmayı başardılar. Bunu gören okçular savaş kazanıldı zannıyla yerlerini terk ederek ganimet peşine düştüler. İşte tam bu sırada okçuların bulunduğu noktadan henüz Müslüman olmaya Halid bin Velid elli kişilik süvari birliği ile İslam ordusunun arkasından saldırdı. Bunu gören diğer müşriklerde geri dönerek savaşa devam ettiler. İki ateş arasında kalan Müslümanlar Uhud dağına doğru çekilmeye başladılar.

Peygamber Efendimiz ‘in bütün emirlerine rağmen okçuların bulundukları yeri terk etmeleri Müslümanlar için oldukça pahalıya patlamıştır. Hz. Peygamber’in darbelerden dişi kırılmış ve zırhı yüzüne batmıştır. Amcası Hz. Hamza vahşi tarafından atılan bir okla vurulmuş ve şehit olmuştur. Ayrıca Müslümanlardan yetmiş kadar sahabe de şehit olmuştur. Bu bakımdan Uhud savaşı İslam tarihinde ibret alınacak bir ders niteliğindedir.

Bir önceki yazımız olan Manas Destanı başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

2 thoughts on “Uhud Savaşı Tarihi

  1. I would like to thank you for the efforts youve put in penning this website. I really hope to check out the same high-grade content by you later on as well. In truth, your creative writing abilities has encouraged me to get my own website now 😉

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir