Plevne Müdafaası

Osmanlı’nın son dönemine damga vuran şanlı savunmalardan biri olan Plevne müdafaası tarihte 93 harbi olarak bilinen Osmanlı Rus harbi savaşı sırasında batı cephesinde gerçekleşmiştir. Osmanlı Devleti sınırları içerisinde yaşayan Ortodoks Hristiyanların haklarını bahane ederek Osmanlı’ya savaş açan Rusya Balkan cephesinden harekete geçmiş ve çok kısa bir sürede birçok noktayı ele geçirerek Plevne kalesi önlerine gelmiştir.

Savaşın başlamasıyla Vidin eyaletinin komutanlığına getirilen Osman Paşa ise Balkan Cephesinde Ruslara karşı başarılı savaşlar verse de asıl Osmanlı ordusundan destek görememesi sebebiyle Plevne kalesine kapanmaya mecbur olmuştur. Osman Paşa’nın Plevne’ye vardığı ilk zamanlar şehir Rusların elindeydi. Az bir kuvvetle savunulan Plevne’yi teslim alan Osman Paşa derhal savunma hazırlıklarına başlamış ve kaleyi tahkim bir hale getirmiştir.

Her noktada olduğu gibi Plevne önlerinde de kolaylıkla zafere ulaşacaklarını sanan Ruslar yaklaşık kırk bin askerle kaleyi kuşatma altına aldılar. Asker sayısını kuşatma uzadıkça yüz binlere kadar çıkarsalar da Osman Paşa’nın şanlı savunması karşısında çakılıp kaldılar. Bu arada Osman Paşa’nın da hem asker hem de erzak ve cephane bakımından sıkıntıya düşmesi bir huruç hareketini mecbur kılmıştır.

Beş ay süren kuşatma sonucunda kaleden Rus ordusuna karşı taarruza geçen Osman Paşa Rusların çokluğu ve sivil halkın zarar görmemesi adına teslim olmak zorunda kaldı. Rus Çarı Osman Paşa’yı huzurunda kabul etti ve ona olan hayranlığını dile getirdi. Bu müdafaa neticesinde Osman Paşa’ya gazi unvanı verildi ve Plevne tarihin en şanlı savunmalarından biri olarak anıldı.

Bir önceki yazımız olan Osman Bey'in Baş Düşmanı Nikola başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.